Müslümanların Dışlanması Üzerine Yeni Araştırma!
12.06.2025
"Kırgınlık" Duygusunu Mercek Altına Alıyor
Münster Üniversitesi’nde yapılan yeni bir araştırma, Almanya’daki Müslümanların radikalleşme riskini artıran önemli bir faktöre dikkat çekti: kırgınlık ve dışlanma hissi. Özellikle genç Müslümanların, toplumun bir parçası olmak istemelerine rağmen sürekli ayrımcılıkla karşılaştıklarında ümitsizlik ve aidiyet kaybı yaşadıkları ortaya kondu.
“Toplumun parçası olmak istiyoruz ama dışlanıyoruz”
Köln’deki “Wendepunkt” danışma merkezinden Mohammed Haddad, son dönemde kendilerine başvuran gençlerin ortak duygusunun “görmezden gelinmek” olduğunu söylüyor: “Genç Müslümanlar, sürekli dışlandıklarını hissediyorlar. Bu da onları tamamen geri çekilmeye ve artık çabalamamaya itiyor.”
Araştırma: Kırgınlık Radikalleşmeye Zemin Hazırlayabiliyor
Yaklaşık 1.900 Müslüman katılımcıyla yapılan çalışmada, yüzde 20’sinin kırgınlık duygusunu tamamen kendi içinde bastıramadığı, yüzde 11’inin ise bu duygular nedeniyle şiddet yoluyla Müslüman çıkarlarını savunmayı meşru gördüğü belirlendi.
Nefret vaizleri bu duyguları kullanıyor
Radikal İslamcılar ve nefret vaizleri, bu duygusal boşluğu hedef alıyor. Prof. Dr. Mouhanad Khorchide, sosyal medyada bu gençlerin “toplumun düşmanı” olduğu yönünde mesajlarla etkilenmeye açık hale geldiklerini belirtiyor: “Eğer sen Müslümansan, bu toplum seni zaten dışlıyor” söylemi bu boşluğu dolduruyor.
Ne yapılabilir?
Kırgınlık duygusu erken fark edilmeli.
İslam dersi, aidiyet ve tanınma için önemli bir araç olabilir.
Sosyal medyada Müslümanların toplumla barışık yaşamını anlatan yapıcı anlatılar desteklenmeli.
Gençlere gelecek perspektifi ve eğitim rehberliği sunulmalı.
Saha çalışmaları umut veriyor
İmam Mahmood Malhi, TikTok ve Instagram’da yayınladığı videolarla gençlere İslam'ın barışçıl yönünü anlatıyor. Videolarına gelen yorumlar, bilgiye olan ihtiyacı gözler önüne seriyor. “Bunu bilmiyordum, teşekkür ederim” gibi yorumlar, doğru anlatıların ne kadar değerli olduğunu gösteriyor.
Aynı şekilde “Wendepunkt” ekibi de gençlerle yaptığı sohbetlerde, eğitim ve toplum içinde rol alma imkânlarını vurguluyor. Amaç, gençlerin “bu toplumun parçası olabileceklerini” fark etmeleri. (Kaynak: tagesschau - MFM-Redaksiyon/Taner Şentürk)