AfD Üyelerinin Devlet Görevlerinden Uzaklaştırılması Gündemde!

Almanya`da iç istihbarattan sorumlu olan Federal Anayasayı Koruma Dairesi Bundesverfassungsschutz’un AfD’yi aşırı sağcı olarak sınıflandırılmasının ardından, bunun kamu hizmetindeki parti üyeleri için ne anlama geldiği tartışılıyor.

Bazı federal eyaletlerin içişleri bakanları, AfD partisine üye olan kamu görevlilerinin anayasaya sadakatlerinin kontrol edilmesinin yanı sıra partin finansal yapısının da incelenmesini gündeme getirdi. Kuzey Ren-Vestfalya, Hessen ve Bavyera'dan da benzer sinyaller geliyor.

Birlik Partileri Başı Çekiyor

Birlik Partileri, şüphe halinde AfD üyelerinin kamu hizmetinden çıkarılması gerektiğini belirtti. Konunun önümüzdeki İçişleri Bakanları Konferansı'nda da ele alınması bekleniyor. Bundestag, Bundesrat ve Federal Hükümet'in başlatabileceği olası yasaklama prosedürü içişleri bakanları arasında tartışma konusu.

AfD üyelerinin kamu hizmetinde ve devlet parti finansmanında karşılaşabileceği olası sonuçlar hakkında da tartışmaları gündeme taşıyan Bavyera İçişleri Bakanı Joachim Herrmann, Bild gazetesine verdiği demeçte, Federal Anayasayı Koruma Dairesi'nin kararının, "AfD'nin bu temelde devlet parti finansmanından dışlanıp dışlanamayacağının incelenmesi için gerekçe sunduğunu" söyledi.

Aşağı Saksonya'daki CDU lideri Sebastian Lechner de Herrmann gibi AfD'nin finansmanına bir göz atılmasının gerekli olduğuna inanıyor. Lechner yaptığı açıklamada, "İçişleri Bakanları Konferansı şimdi parti finansmanının geri çekilmesi talebini dikkatlice incelemelidir. Vergi mükelleflerinin parasıyla sağcı aşırılıkçı ve anayasaya aykırı propagandanın finanse edilmesini kabul edilemez buluyorum" dedi.

İçişleri bakanları arasında tartışılan bir diğer konu ise AfD'lilerin kamu hizmetlerinde olup olmayacağı konusu. Bavyera Eyalet Bakanı Herrmann, "Bild"e yaptığı açıklamada, "AfD üyelerinin kamu hizmetindeki faaliyetleri açısından bu sınıflandırmanın ne gibi sonuçlar doğuracağını da incelememiz gerekiyor" dedi. Hristiyan Demokrat Birlik (CDU) Hessen İçişleri Bakanı Roman Poseck, de yaptığı açıklamada, "Federal Anayasayı Koruma Dairesinin sınıflandırmasının AfD üyelerini ve kamu hizmetindeki yetkilileri ne ölçüde etkilediğini de inceleyeceğiz. Polis ve idari kadromuz, özgür, demokratik anayasal düzenimizi her zaman savunacaklarını garanti altına almalıdır.” İçişleri Bakanı Poseck, bu konuda tüm eyaletlerde aynı yaklaşımın benimsenmesinin gerekli olduğuna inanıyor. Bu nedenle konuyu Haziran ortasında Bremerhaven'da yapılacak içişleri bakanları konferansının ana konusu haline getirmeye hazırlanıyor.

Bundestag, Bundesrat ve Federal Hükümetin başlatabileceği olası yasaklama prosedürü içişleri bakanları arasında tartışma konusu. SPD'li Thüringen İçişleri Bakanı Georg Maier, "Bild"e yaptığı açıklamada, "Yasaklama prosedürünün başlatılması bu kararın mantıksal sonucudur ve bundan sonraki adım olarak tutarlı bir şekilde ele alınmalıdır." dedi.

Hamburg İçişleri Senatörü Andy Grote ise açıklamalarında daha temkinli davrandı. Bir gazeteye konuşan Grote, olası bir yasaklama işlemi için, mahkemece kesinleşmesi halinde aşırı sağcı olarak sınıflandırılmış olmanın gerekli ancak yeterli bir ön koşul olmadığını söyledi. Bir sonraki adım, Anayasayı Koruma Federal Dairesi'nin veya Federal İçişleri Bakanlığı'nın, yasaklama prosedürünün istenen yüksek başarı olasılığıyla yürütülüp yürütülemeyeceğini incelemesi olacaktır.

(Kaynak: ntv.de, ses/dpa  / MFM-Redaksiyon: Münir Bağrıaçık)